Evdeki en sinsi mikrop yuvası! Klozetten 75 kat daha kirli, salonda baş köşede duruyor

Kanepeler Evdeki En Büyük Mikrop Kaynağı Olabilir

Birçok insan genellikle evlerinin en kirli bölümünün banyo veya tuvalet olduğunu düşünür. Ancak bilim insanları, tuvaletin tertemiz görünebileceği başka bir mikrop yuvasının bulunduğunu belirtiyor.

Melbec Mikrobiyoloji ve Kanepe Kulübü tarafından gerçekleştirilen araştırma, kanepelerin evdeki en büyük mikrop yuvalarından biri olduğunu ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için daha riskli olabileceği belirtiliyor.

Yapılan araştırmada, kanepelerin 100 santimetrekaresinde ortalama 508.883 bakteri barındırdığı ortaya çıktı. Bu bakteriler genellikle ölü deri hücreleri ve yiyecek artıklarıyla ilişkilendiriliyor.

Araştırmada, kanepelerde maya, küf ve çeşitli enfeksiyonlara yol açabilecek maddelerin yanı sıra E. coli bakterisinin varlığı da tespit edildi.

Araştırmacılar, evinde iki kedi olanların kanepelerinin en kirli olduğunu belirlerken, köpek sahiplerinin kanepelerinin ikinci sırada yer aldığını ortaya koydu. En temiz kanepenin ise küçük çocuklu bir aileye ait olduğu ancak bu bile tuvalet oturağından daha kirli olduğu belirlendi.

Çalışma, kanepelerin yanı sıra diğer ev eşyalarında da bakterilere rastlandığını ortaya koydu. Bu nedenle uzmanlar, kanepelerin günlük silinmesi gerektiğini belirtiyor.

Sofa Club’ın İç Mekan Uzmanı Monika Puccio, kanepelerin evde en çok kullanılan mobilyalardan olduğunu ve bakteri üremesini artıran birçok faktöre maruz kaldığını belirtti. Puccio, kanepelerdeki mikropları azaltmanın yolları hakkında da önerilerde bulundu.

Uzmanlar, kanepelerdeki mikropları azaltmak için düzenli temizliğin önemli olduğunu, karbonat kullanarak derin temizlik yapılmasının faydalı olabileceğini belirtiyor.

Related Posts

Adli Tıp Teknikeri Kontenjanı Açılmalı

Adli tıp teknikeri kontenjanı açılmalı ! CHP Ankara Milletvekili Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Dr Aylin Yaman bu konuda önerge verdi. 

Çene kemiğinizi korumak istiyorsanız bu ilaçlara dikkat!

Prof. Dr. Nuray Yılmaz Altıntaş, osteoporoz tedavisinde yaygın şekilde kullanılan bazı ilaçların ağız ve çene sağlığı üzerinde ciddi yan etkiler yaratabileceği uyarısında bulundu. Kemik erimesi tedavisi gören hastalara önemli önerilerde bulundu.

Metabolizmanızın gücü, hamile kalındığınız aya mı bağlı?

Japonya’da yapılan kapsamlı bir araştırma, metabolizmamızın sadece yediğimiz yiyeceklere veya ne kadar hareket ettiğimize değil, dünyaya gelmemize neden olan sürecin yılın hangi dönemine denk geldiğine de bağlı olabileceğini ortaya koydu. Araştırmaya göre, kış aylarında başlayan gebeliklerle dünyaya gelen bireylerde, vücudu sıcak tutan ve fazla enerjiyi yakan kahverengi yağ dokusu daha aktif oluyor.

Obezite iğnelerinin yan etkileri: Bırakılınca kilolar geri dönüyor

Zayıflatıyor ama kusturuyor. İştahı bastırıyor ama kası eritiyor. Etkiyi anlatan çok, bedeli konuşan az. TikTok’ta ince bedenler, gerçekte boşalan mideler, yıpranan sinir sistemleri… İlacı bırakanların % 70’i eskiye geri dönüyor.

Öksürük sesinden üretti: Ne işe yaradığı gündem oldu

Hitit Üniversitesi’nde farklı alanlardan uzmanların işbirliğiyle geliştirilen yazılım, KOAH, astım, bronşit, üst solunum yolu hastalıkları, zatürre, reflü gibi hastalıklar ile sağlıklı öksürüğü yüzde 91 başarı oranıyla tespit edebiliyor. Hitit Üniversitesi Biyoistatistik Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Emre Demir, “Projenin üçüncü aşamasında, cep telefonuyla kaydedilecek öksürük sesiyle kişinin kendisine doğrudan solunum yolu tanısı koyacağı bir mobil uygulama geliştirmek istiyoruz” dedi.

Böbrek hastalığının sessiz belirtilerine dikkat!

İzmir’den Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Mansur Kayataş, kronik böbrek hastalığının belirtilerine ve risk faktörlerine dikkat çekerek, sağlıklı yaşam tarzı ve erken tanının hastalığın ilerlemesini büyük ölçüde yavaşlatabileceğini vurguladı.