AB, Dışişleri Bakanları Toplantısında Alınan Siyasi Kararı Onayladı

Avrupa Birliği (AB), Dışişleri Bakanları Toplantısında 20 Mayıs’ta alınan siyasi kararın resmen kabul edildiğini ve kısa süre içinde Resmi Gazetede yayımlanacağını duyurdu.

Yapılan açıklamada, “fonların ve ekonomik kaynakların dondurulmasına tabi olanlar listesi”nden 24 kuruluşun çıkarıldığı belirtilerek, bu kuruluşların “Suriye Merkez Bankası da dahil olmak üzere bankalar, petrol üretimi ve rafinasyonu, pamuk, telekomünikasyon ve medya sektörlerinde faaliyet gösteren şirketler” olduğu ifade edildi.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ın açıklamasına yer verilen duyuruda, Kallas’ın “Bu karar, AB’nin Suriye’nin toparlanmasını ve siyasi geçişi desteklemesi için atılan doğru bir adımdır. AB, 14 yıldır Suriye halkının yanında oldu ve bundan sonra da olmaya devam edecek.” dediği kaydedildi.

Esad Rejimiyle Bağlantılı Kişi ve Kurumlara Yaptırımlar Devam Edecek

Açıklamada, devrik Esad rejimiyle bağlantılı bireylerin ve kuruluşların yaptırımlarını içeren listelerin süresinin 1 Haziran 2026’ya kadar uzatıldığı belirtildi.

Lazkiye’deki olaylarla ilgili alınan önlemlere de değinilen açıklamada, “AB Konseyi, ‘AB Küresel İnsan Hakları Yaptırımları Rejimi’ kapsamında iki bireyi ve üç kuruluşu ciddi insan hakları ihlalleri nedeniyle hedef alan yeni kısıtlayıcı önlemler getirdi.” denildi ve insan hakları ihlalleri ve ülkedeki istikrarsızlığı artıran aktörlere yönelik yaptırımların devam edeceği vurgulandı.

AB’nin Uyguladığı Suriye Yaptırımları

AB’nin, iç savaşın başlamasından sonra Mayıs 2011’de başlayan Suriye’ye yönelik yaptırımları arasında rejimle bağlantılı kişilere yönelik seyahat yasakları ve mal varlıklarının dondurulması gibi bireysel kısıtlayıcı tedbirler yer alıyor.

Ayrıca AB, Suriye’ye sektörel yaptırımlar da uygulayarak, rejimin finans ağının kalbinde yatan sektörleri hedef aldı. Yaptırımlar arasında ham petrol ve petrol ürünlerinin ithalatının yanı sıra askeri ve sivil mallar ile iletişim ekipmanlarının ihracatının kısıtlanması da bulunuyor.

AB, 24 Şubat’ta rejimin devrilmesinin ardından bankacılık, enerji ve ulaşım gibi sektörleri hedef alan yaptırımları “askıya almaya” karar verdi. Ancak AB yetkilileri, yaptırımların geri döndürülebilir nitelikte olduğunu ve durumun yakından takip edileceğini vurguluyor.