Korkutan ‘Hepatit B’ verisi: Yılda 1 milyon ölüm!

Gastroenteroloji Uzm. Dr. Özgür Ecemiş, hepatit B enfeksiyonu hakkında bilgi verdi.

Kronik hepatit B enfeksiyonu, bir yasam boyu sürebildiğinin altın çizeni Uzm. Dr. Özgür Ecemiş, “Virüsle kronik olarak enfekte olanlarda ileri yaslarda siroz veya karaciğer kanseri gelişme riski vardır” diye konuştu.

“HEPATİT B KARACİĞERDE HASARA NEDEN OLUYOR”

Hepatit B hastalığının en yaygın karaciğer enfeksiyonuna neden olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Özgür Ecemiş, “Hepatit B isimli virüs (HBV) karaciğerde hasara neden olur. Kan, korunmasız cinsel ilişki, paylaşılan enjeksiyon iğneleri veya hepatit B olan anneden bebeğe bulaşma en yaygın bulaşma yollarıdır. Hepatit B ile enfekte olmuş yetişkinlerin büyük kısmı bu virüsten kurtulabilir. Yetişkinlerin bir kısmı, bebek ve küçük çocukların çoğunluğu virüsten kurtulamamakta ve bu kişilerde kalıcı enfeksiyon gelişmektedir” şeklinde konuştu.

“ENFEKTE OLMUŞ KİŞİLERDE BELİRTİ OLMAZ”

Dünyada 2 milyar hepatit B ile enfekte olmuş ve 400 milyon kronik hepatit B’li hasta olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Özgür Ecemiş, “Her yıl yaklaşık 1 milyon insan Hepatit B ve onun neden olduğu komplikasyonlardan hayatını kaybetmektedir. Enfekte olmuş kişilerin çoğunda herhangi bir belirti olmaz, virüs taşıdıklarının farkında bile değillerdir. Virüs, kan ya da diğer vücut sıvıları yoluyla kişiden kişiye taşınır” ifadelerini kullandı.

“DÜZENLİ HEKIM KONTROLÜNDE OLMALARI GEREKİR”

Kan testinde 6 aydan fazla süre Hepatit B pozitifliği olan kişilerin kronik Hepatit B’li olarak tanımlandığını sözlerine ekleyen Uzm. Dr. Ecemiş şunları söyledi:

“Kronik hepatit B enfeksiyonu, bir yaşam boyu sürebilir. Virüsle kronik olarak enfekte olanlarda ileri yaslarda siroz ve/veya karaciğer kanseri gelişme riski vardır. Kronik Hepatit B tedavisi kararı, çeşitli kan tetkikleri ve gerekirse karaciğer biyopsisi yapılarak verilir. Hepatit B tedavisinde kullanılan ilaçlar virüsü baskılar ve karaciğer hasarını azaltır. Bazen nadir olarak da bu ilaçlar virüsü tamamen yok edebilir. Bu yüzden Hepatit B’li hastalar düzenli olarak hekim kontrolünde olmalıdırlar.”

Related Posts

Çiftler neden ayrı yatıyor? İşte ‘uyku boşanması’nın 5 faydası!

Uyku boşanması yani daha iyi bir uyku için çiftlerin yataklarını ayırması, son yıllardaki gözde sağlıklı yaşam trendleri arasında dikkat çekiyor. Bu uygulamanın kalp sağlığına katkı sağlayabileceğini açıklayan Kardiyoloji ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, “İlk bakışta negatif bir çağrışım yapsa da uyku kalitesini iyileştirmesi ve ilişkideki gerilimi azaltması özellikleriyle popülerliğini artırıyor” dedi.

Uzmanı açıkladı: O belirtiler ‘uyuz’ habercisi olabilir

Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Leyla Baykal Selçuk, uyuzun en belirgin özelliğinin geceleri vücut sıcaklığındaki artış ve yoğun kaşıntı olduğunu bildirdi.

49 tanıyla ‘Yüksek Riskli Gebelik’ için yeni takip sistemi: Sağlık Bakanlığı duyurdu

Türkiye’de anne ölümlerini önlemek amacıyla yüksek riskli gebelikler için yeni bir hayata geçirildi. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürü Muhammed Emin Demirkol, 49 riskli tanıdan birini taşıyan ve yüksek riskli gebelik tanısı alan annelerin doğum öncesi ve sonrasındaki süreçte Yüksek Riskli Gebelik İzlem Sistemi ile yakından takip edileceğini bildirdi.

Kalbiniz kaç yaşında ?

Kalp krizleri artık yaşlı hastalığı değil. 40’lı yaşlarda başlayan damar yaşlanması kalbi de yıllarca erkenden yoruyor. Tansiyon, kolesterol, şeker stres… Hiçbiri tek başına düşman değil ama bir araya geldiklerinde kalbiniz 10 yaş daha yaşlanabiliyor.

Tiroidiniz alarm veriyor olabilir

Tiroid hormonlarının az ya da fazla çalışması vücuttaki birçok sistemi olumsuz etkiliyor. Çarpıntıya da yol açıyor kilo almaya da… Ülkemizde çok yaygın. Genellikle kadınlarda görülüyor. Ancak pek çok kişi yaşadığı şikayetlerin tiroid kaynaklı olduğunu bilmiyor.

10 bin adımı unutun: Sağlıklı bir yaşam için günde kaç adım yeterli?

Lancet Public Health dergisinde yayımlanan kapsamlı bir araştırma, günde 7 bin adım yürümenin beyin fonksiyonlarını artırabileceğini ve birçok hastalığa karşı koruma sağlayabileceğini ortaya koydu.