Daha evlenmeden çok önce hemen hemen her gün “Paris anne olmak istiyor” başlıklı haberler magazin basınının manşetlerinden eksik olmuyordu.
Sonradan sosyete güzeli Paris’in bu konudaki gerçek fikirleri – en azından kendisinin söylediği- ortaya çıktı tabii ki. Ama kocası Carter Reum’la mutlu bir hayatı olan Hilton, annesinin bu sözlerine hemen tepki gösterdi.
KİMSE ONU HAMİLE GÖRMEMİŞTİ, ANNE OLDUĞUNU DUYURDU
“İstediği zaman doğurabileceğini, annesinin bütün bunları neye dayanarak söylediği hakkında bir fikri olmadığını” savundu. Sonra aradan birkaç ay geçmişti ki bu yılın ocak ayında bir sosyal medya paylaşımıyla anne olduğunu müjdeledi.
Tabii ki yine herkesi şaşırttı. Çünkü kimse o habere kadar Paris’in hamile olduğunu görmemişti bile. Bunu da hemen netleştirdi Paris Hilton.
Taşıyıcı anne yöntemiyle bir bebek sahibi olduğunu açıkladı. Hayallerini gerçekleştiren oğluna da Phoenix Barron Hilton Reum adının verildiğini duyurmakta gecikmedi.
Sonuç olarak Paris Hilton, 42 yaşında hayatının en büyük hayalini gerçekleştirmişti. Her ne kadar kendisi dünyaya getirmese de artık bebeği kucağındaydı.
Dünyanın en zengin ailelerinden birine mensup olarak doğan sonra da bütün hayatını kamera karşısında geçiren Hilton’un oğlu da büyük merak konusu oldu elbette.
HAYRANLARINI FAZLA BEKLETMEDİ: O da hayranlarını çok fazla bekletmedi. Hemen kocası Carter Reum ve minik oğlu Phoenix ile birlikte çekilen fotoğraflarını sosyal medya sayfasından paylaştı. Böylece bütün dünya, Hilton ailesinin şimdilik en küçük üyesi olan Phoenix’i tanımış oldu.
‘KENDİSİ DOĞURMADIĞI İÇİN ARALARINDA BAĞ YOK’
Belki bazıları tam tersini bekliyordu ama Paris Hilton, her geçen gün biraz daha büyüyen oğlunun gelişimini Instagram sayfası aracılığıyla paylaşıyor.
İşte yine Phoenix’i kucağına alıp verdiği pozlardan oluşan son paylaşımı da benzer içerik taşıyordu. Fakat Hilton’un bebekli pozları sosyal medyada tartışma konusu oldu. Belki de sosyete güzeli Parishiç beklemediği kadar hedef tahtasının tam ortasında yer aldı.
Gelen eleştirilerin temelinde Paris Hilton’da aslında “annelik kumaşı” olmadığı konusu vardı. Sosyal medya kullanıcılarının bu yorumu yapmasının nedeni ise sosyete Hilton’un bebeğini kucağındatutma biçimiydi.
Çünkü birçok kişiye göre Hilton, bebeğini kendisi dünyaya getirmediği için aslında onunla aralarında klasik bir anne- çocuk bağlantısı yoktu. Üstelik Paris, o pozlarında bebeğine değil başka bir noktaya bakıyordu.
Oğlu Phoenix’i kucağında tutma biçimine gelen yorumlardan biri şöyleydi: “Kucağında bebekle çok rahatsız görünüyor.”
Bir başkası da bu konudaki görüşünü şöyle ifade etti: ” Çekimden hemen önce birisi Paris’e bebeğini nasıl tutması gerektiğini söylemiş sanki.”
‘SANKİ DADI KAMERA ARKASINDA BEKLİYOR’
Bazı kullanıcılar da minik Phoenix’in dadısının kamera arkasında çekim bitince bebeği hemen almak için hazır beklediğini ileri sürdü.
Hatta bu konuda biraz daha ileri gidip minik Phoenix’in aklından geçenler konusunda yorum yapanlar bile oldu. “Çocuk, dadısını gerçek annesi sanıyor. Ve aklından ‘Bu kadın beni ne zaman anneme geri verecek diye geçiriyor.”
Bazı sosyal medya kullanıcıları ise bebeğe, dadısının Paris Hilton’dan çok daha iyi baktığından emin olduklarını yazdı.
Aslına bakılırsa Paris Hilton’un bebekli pozunu çok acımasızca eleştirenler de oldu. Bunlardan biri Hilton ve eşinin taşıyıcı anne yöntemiyle bebek sahibi olabilmek için çok para harcadıklarını belirtip “Bu bebek için para verdi, çünkü bunu yapabiliyor” cümlesiyle belki de eleştiri sınırlarını biraz aştı bu kullanıcı.
‘ANNE SÜTÜYLE BESLENEMİYOR’
Onca zenginliğin içine doğmasına rağmen, annesiyle yeteri kadar duygusal bağı olmadığı için minik Phoenix’i “zavallı bebek” diye nitelendirenler bile oldu.
Bunların ağırlıklı olarak değindiği nokta ise Paris’in kendisi dünyaya getirmediği için bebeğini emzirememiş olması. Bu görüştekiler “ZavallıPhoenix bir kere bile anne sütü ile beslenemedi” diyerek görüşlerini belirtti.
Bu arada elbette bütün yorumlar Paris Hilton’u yerden yere vurmuyordu. Her ne kadar olumsuzlar çoğunlukta olsa da birçok kişi Paris Hilton’un çocuğuyla çok ilgili bir anne olduğunu savundu.
Bu arada minik Phoenix’in doktora götürülüp kontrol ettirilmesi gerektiğini savunanlar da çıktı. Bunlara göre bebeğin kafası normalden büyük görünüyordu. Bu da bir sağlık sorununun habercisi olabilirdi.
Ama bu görüşe karşı olanlar da minik bebeğin henüz saçları büyümediği için böyle göründüğünü savundu. Hatta “Umarım Paris bu yoruMları hiçbir zaman görmez” diyenler bile çıktı.
Özetle, Paris Hilton hayatının her döneminde olduğu gibi anneliğiyle de bütün ilgiyi üzerine çekmeyi başardı.
ANNESİ ‘KIZIM DOĞURAMIYOR’ DEMİŞTİ
Bu arada gelelim Paris Hilton’un annelik macerasının başlangıcına… Yani annesinin onun hakkında ileri sürdüklerine… Sonra da Paris’in hayatını anlattığı kitabında hamilelik ve doğum konusunda anlattıklarına.
Phoenix’in taşıyıcı anne yöntemiyle dünyaya geldiğinin anlaşılmasından sonra birçok kişi artık 40’lı yaşlarında olduğu için hamile kalmasının giderek zorlaşması nedeniyle kocası Reum ile böyle bir yöntem tercih ettiklerini düşündü.
Hatta Hilton’ın ince fiziğinin bozulmaması için kendisi doğurmak yerine taşıyıcı anne aracılığıyla bebek sahibi olduğunu savunanlar bile oldu. Ama Hilton’a bakılırsa işin aslı hiç öyle değildi.
Ama Paris Hilton, bu konuda çok uzun süre sessiz kalmadı. Hayatının en büyük hayali olmasına rağmen neden hamile kalıp da bebeğini kendisi dünyaya getirmediğini anlattı.
Bu konuya girmeden önce hemen söyleyelim ki bunun nedeni annesi Kathy’nin iddia ettiği gibi hamile kalamaması ya da yaşının ilerlemesi değil. Bunun nedeni tamamen Paris Hilton’ın geçmişte yaşadığı ve “travma” olarak nitelendirdiği bir olayla ilgili.
‘ÇOCUK DOĞURMAK VE ÖLÜM… BENİ EN ÇOK KORKUTAN İKİ ŞEY…’
Geçtiğimiz aylarda Glamour dergisinin İngiltere edisyonuna geçen ay bir röportaj veren Paris Hilton, taşıyıcı anne yöntemiyle bebek sahibi olmaya çok önceden yani daha 20 yaşındayken karar verdiğini anlattı.
Bunun altında da iki neden var söylediğine göre. Biri, Utah’ta kendisi gibi zengin aile çocuklarının devam ettiği Canyon School’da yatılı olarak kalıp eğitim gördüğü sırada uğradığı taciz. Diğer bir neden de 2000’li yılların ilk döneminde bir kadının doğum yapmasına tanık olduğu sırada yaşadığı travma.
Paris Hilton buna rağmen bir aileye ve bir bebeğe sahip olmayı çok istediğini hatta bunun hayatında en çok arzu ettiği şey olduğunu gizlemedi.
“Sadece çok korkuyordum. Bir çocuk dünyaya getirmek ve ölüm bu dünyada beni her şeyden çok korkutan iki şey” diye ifade etti bu konudaki görüşünü.
Carter Reum ile birlikte bir erkek bebek sahibi olan Hilton bir de kız çocukları olmasını istediklerini söyledi. Bu yüzden de embriyo dondurduklarını ve yine aynı yöntemle yani taşıyıcı anne aracılığıyla bebek sahibi olmayı planladıklarını gizlemedi.
’20’Lİ YAŞLARIMDA HAMİLE KALIP BEBEK ALDIRDIM’
Bu arada Paris Hilton, yine aynı röportajda 20’li yaşlarındayken hamile kaldığını ve kürtaj yaptırdığını açıkladı. Bu konuyu da o röportajda ilk kez gündeme getirdi yıldız.
Hilton, 20’li yaşlarındayken hamile kaldığını ancak bebeğini aldırdığını ilk kez o röportajda itiraf etti. Bunun nedenini de “O sırada henüz anne olmaya hazır değildim” diyerek açıkladı.
Ama ardından aslında bu konuyu çok konuşmak istemediğini çünkü bu olup bitenlerden utanç duyduğunu ekledi.
?
Paris Hilton, geçtiğimiz hafta babası Richard’ın doğum gününü bir dizi eski fotoğrafla kutlamıştı. Onlar içinde en çok dikkat çekeni de Hilton’u küçücükken içi balonlarla dolu bir Limuzin’in içinde babası tarafından kameraya çekilirken gösteren bu kare oldu. Özetle çok zengin bir ailenin kızı olan Hlton’un oğlu da tıpkı kendisi gibi büyük bir servetin içinde dünyaya gözlerini açtı.
Bu arada biraz trajik bir hatırlatma… Minik Phonix hem anne hem baba sevgisiyle büyüyor . Ama Hilton’un kocası Carter Reum’un eski ilişkisinden sadece doğum odasında bir kez gördüğü bir daha da hiç ilgilenmediği, 10’lu yaşlarında bir de kızı bulunuyor.
